Kur'an-ı Kerim » Türkçe » Şuara Suresi
Türkçe
Şuara Suresi - Ayet sayısı 227
لَعَلَّكَ بَاخِعٌ نَّفْسَكَ أَلَّا يَكُونُوا مُؤْمِنِينَ ( 3 )
![Şuara Suresi - Ayaa 3](style/default/icons/mp3.png)
(Resulüm!) Onlar iman etmiyorlar diye adeta kendine kiyacaksin!
إِن نَّشَأْ نُنَزِّلْ عَلَيْهِم مِّنَ السَّمَاءِ آيَةً فَظَلَّتْ أَعْنَاقُهُمْ لَهَا خَاضِعِينَ ( 4 )
![Şuara Suresi - Ayaa 4](style/default/icons/mp3.png)
Biz dilersek onlarin üzerlerine gökten bir âyet (mucize) indiririz de, ona boyunlari egilekalir.
وَمَا يَأْتِيهِم مِّن ذِكْرٍ مِّنَ الرَّحْمَٰنِ مُحْدَثٍ إِلَّا كَانُوا عَنْهُ مُعْرِضِينَ ( 5 )
![Şuara Suresi - Ayaa 5](style/default/icons/mp3.png)
Bununla beraber kendilerine O Rahmân'dan yeni bir ögüt gelmeyedursun, ille ondan yüz çevirirler.
فَقَدْ كَذَّبُوا فَسَيَأْتِيهِمْ أَنبَاءُ مَا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ ( 6 )
![Şuara Suresi - Ayaa 6](style/default/icons/mp3.png)
Üstelik (ona) "yalandir" dediler; fakat onlara alay edip durduklari seyin haberleri yakinda gelecektir.
أَوَلَمْ يَرَوْا إِلَى الْأَرْضِ كَمْ أَنبَتْنَا فِيهَا مِن كُلِّ زَوْجٍ كَرِيمٍ ( 7 )
![Şuara Suresi - Ayaa 7](style/default/icons/mp3.png)
Yeryüzüne bir bakmadilar mi? Biz orada her güzel çiftten nice bitkiler yetistirmisiz.
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 8 )
![Şuara Suresi - Ayaa 8](style/default/icons/mp3.png)
Süphesiz ki bunda mutlak bir âyet (nisane) vardir; ama onlarin çogu iman etmezler.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 9 )
![Şuara Suresi - Ayaa 9](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphe yok ki Rabbin, galip ve engin merhamet sahibidir.
وَإِذْ نَادَىٰ رَبُّكَ مُوسَىٰ أَنِ ائْتِ الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ ( 10 )
![Şuara Suresi - Ayaa 10](style/default/icons/mp3.png)
Bir vakit de Rabbin, Musa'ya nida edip "Git o zalim kavme" dedi.
قَالَ رَبِّ إِنِّي أَخَافُ أَن يُكَذِّبُونِ ( 12 )
![Şuara Suresi - Ayaa 12](style/default/icons/mp3.png)
(Musa) söyle seslendi: "Ya Rab! Dogrusu ben korkarim ki beni yalanci sayarlar."
وَيَضِيقُ صَدْرِي وَلَا يَنطَلِقُ لِسَانِي فَأَرْسِلْ إِلَىٰ هَارُونَ ( 13 )
![Şuara Suresi - Ayaa 13](style/default/icons/mp3.png)
"Ve gögsüm daralir, dilim dönmez, onun için Harun'a da elçilik ver."
وَلَهُمْ عَلَيَّ ذَنبٌ فَأَخَافُ أَن يَقْتُلُونِ ( 14 )
![Şuara Suresi - Ayaa 14](style/default/icons/mp3.png)
"Hem onlarin bana isnad ettikleri bir suç var. Ondan dolayi korkarim ki, hemen beni öldürürler."
قَالَ كَلَّا ۖ فَاذْهَبَا بِآيَاتِنَا ۖ إِنَّا مَعَكُم مُّسْتَمِعُونَ ( 15 )
![Şuara Suresi - Ayaa 15](style/default/icons/mp3.png)
(Allah): "Hayir hayir" buyurdu, "haydi ikiniz âyetlerimizle (mucizelerimizle) gidin. Süphesiz ki, biz sizinle beraberiz. (Onlari) isitiyoruz."
فَأْتِيَا فِرْعَوْنَ فَقُولَا إِنَّا رَسُولُ رَبِّ الْعَالَمِينَ ( 16 )
![Şuara Suresi - Ayaa 16](style/default/icons/mp3.png)
"Haydin Firavun'a gidin de deyin ki: Inan biz, âlemlerin Rabbinin elçisiyiz.
قَالَ أَلَمْ نُرَبِّكَ فِينَا وَلِيدًا وَلَبِثْتَ فِينَا مِنْ عُمُرِكَ سِنِينَ ( 18 )
![Şuara Suresi - Ayaa 18](style/default/icons/mp3.png)
"Â, dedi, biz seni çocukken himayemize alip büyütmedik mi? Hayatinin bir çok yillarini aramizda geçirmedin mi?"
وَفَعَلْتَ فَعْلَتَكَ الَّتِي فَعَلْتَ وَأَنتَ مِنَ الْكَافِرِينَ ( 19 )
![Şuara Suresi - Ayaa 19](style/default/icons/mp3.png)
"Sonunda o yaptigin (kötü) isi de yaptin. Sen nankörün birisin!"
قَالَ فَعَلْتُهَا إِذًا وَأَنَا مِنَ الضَّالِّينَ ( 20 )
![Şuara Suresi - Ayaa 20](style/default/icons/mp3.png)
Musa, "Ben, dedi, o isi o anda yaptim ki saskinlardandim."
فَفَرَرْتُ مِنكُمْ لَمَّا خِفْتُكُمْ فَوَهَبَ لِي رَبِّي حُكْمًا وَجَعَلَنِي مِنَ الْمُرْسَلِينَ ( 21 )
![Şuara Suresi - Ayaa 21](style/default/icons/mp3.png)
"Sizden korkunca da hemen aranizdan kaçtim. Sonra Rabbim bana hikmet bahsetti ve beni peygamberlerden kildi."
وَتِلْكَ نِعْمَةٌ تَمُنُّهَا عَلَيَّ أَنْ عَبَّدتَّ بَنِي إِسْرَائِيلَ ( 22 )
![Şuara Suresi - Ayaa 22](style/default/icons/mp3.png)
"O basima kaktigin nimet de (aslinda) Israil ogullarini kendine köle edinmis olmandir. "
قَالَ فِرْعَوْنُ وَمَا رَبُّ الْعَالَمِينَ ( 23 )
![Şuara Suresi - Ayaa 23](style/default/icons/mp3.png)
Firavun söyle dedi: "Âlemlerin Rabbi dedigin nedir ki?"
قَالَ رَبُّ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَمَا بَيْنَهُمَا ۖ إِن كُنتُم مُّوقِنِينَ ( 24 )
![Şuara Suresi - Ayaa 24](style/default/icons/mp3.png)
Musa cevap olarak: "Eger isin gerçegini düsünüp anlayan kisiler olsaniz (itiraf edersiniz ki) O, göklerin, yerin ve ikisi arasinda bulunan her seyin Rabbi'dir."
قَالَ لِمَنْ حَوْلَهُ أَلَا تَسْتَمِعُونَ ( 25 )
![Şuara Suresi - Ayaa 25](style/default/icons/mp3.png)
(Firavun) etrafinda bulunanlara: "Isitmiyor musunuz?" dedi.
قَالَ رَبُّكُمْ وَرَبُّ آبَائِكُمُ الْأَوَّلِينَ ( 26 )
![Şuara Suresi - Ayaa 26](style/default/icons/mp3.png)
Musa dedi ki: "O sizin de Rabbiniz, daha önce ki atalarinizin da Rabbidir."
قَالَ إِنَّ رَسُولَكُمُ الَّذِي أُرْسِلَ إِلَيْكُمْ لَمَجْنُونٌ ( 27 )
![Şuara Suresi - Ayaa 27](style/default/icons/mp3.png)
(Firavun): "Size gönderilen bu elçiniz mutlaka delidir" dedi.
قَالَ رَبُّ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ وَمَا بَيْنَهُمَا ۖ إِن كُنتُمْ تَعْقِلُونَ ( 28 )
![Şuara Suresi - Ayaa 28](style/default/icons/mp3.png)
Musa devamla söyle söyledi: "Sayet aklinizi kullansaniz (anlarsiniz ki), O, dogunun, batinin ve ikisinin arasinda bulunanlarin Rabbidir."
قَالَ لَئِنِ اتَّخَذْتَ إِلَٰهًا غَيْرِي لَأَجْعَلَنَّكَ مِنَ الْمَسْجُونِينَ ( 29 )
![Şuara Suresi - Ayaa 29](style/default/icons/mp3.png)
Firavun: "Benden baskasini ilâh tutarsan, andolsun ki seni zindana kapatilmislardan ederim" dedi.
قَالَ أَوَلَوْ جِئْتُكَ بِشَيْءٍ مُّبِينٍ ( 30 )
![Şuara Suresi - Ayaa 30](style/default/icons/mp3.png)
Musa sordu: "Sana apaçik bir sey getirmis olsam da mi?"
قَالَ فَأْتِ بِهِ إِن كُنتَ مِنَ الصَّادِقِينَ ( 31 )
![Şuara Suresi - Ayaa 31](style/default/icons/mp3.png)
Firavun: "Haydi getir onu bakayim, dogrulardan isen" dedi.
فَأَلْقَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ ثُعْبَانٌ مُّبِينٌ ( 32 )
![Şuara Suresi - Ayaa 32](style/default/icons/mp3.png)
Bunun üzerine Musa asâsini birakiverdi; apaçik bir ejderha oluverdi.
وَنَزَعَ يَدَهُ فَإِذَا هِيَ بَيْضَاءُ لِلنَّاظِرِينَ ( 33 )
![Şuara Suresi - Ayaa 33](style/default/icons/mp3.png)
Elini de (koynundan) çekti çikardi; bakanlara bembeyaz (görünen, nur saçan bir sey) oluverdi.
قَالَ لِلْمَلَإِ حَوْلَهُ إِنَّ هَٰذَا لَسَاحِرٌ عَلِيمٌ ( 34 )
![Şuara Suresi - Ayaa 34](style/default/icons/mp3.png)
Firavun çevresinde bulunan ileri gelenlere: "Bu dedi, herhalde çok bilgili bir sihirbaz!"
يُرِيدُ أَن يُخْرِجَكُم مِّنْ أَرْضِكُم بِسِحْرِهِ فَمَاذَا تَأْمُرُونَ ( 35 )
![Şuara Suresi - Ayaa 35](style/default/icons/mp3.png)
"Sizi sihriyle yurdunuzdan çikarmak istiyor. Simdi ne buyurursunuz?"
قَالُوا أَرْجِهْ وَأَخَاهُ وَابْعَثْ فِي الْمَدَائِنِ حَاشِرِينَ ( 36 )
![Şuara Suresi - Ayaa 36](style/default/icons/mp3.png)
Dediler ki: "Bunu ve kardesini egle, sehirlere de toplayicilar gönder."
فَجُمِعَ السَّحَرَةُ لِمِيقَاتِ يَوْمٍ مَّعْلُومٍ ( 38 )
![Şuara Suresi - Ayaa 38](style/default/icons/mp3.png)
Böylece, sihirbazlar belli bir günün tayin edilen vaktinde bir araya getirildi.
وَقِيلَ لِلنَّاسِ هَلْ أَنتُم مُّجْتَمِعُونَ ( 39 )
![Şuara Suresi - Ayaa 39](style/default/icons/mp3.png)
Halka, "Siz de toplaniyor musunuz? (Haydi çabuk olun)" denildi.
لَعَلَّنَا نَتَّبِعُ السَّحَرَةَ إِن كَانُوا هُمُ الْغَالِبِينَ ( 40 )
![Şuara Suresi - Ayaa 40](style/default/icons/mp3.png)
"Üstün gelirlerse herhalde sihirbazlara uyariz" dediler.
فَلَمَّا جَاءَ السَّحَرَةُ قَالُوا لِفِرْعَوْنَ أَئِنَّ لَنَا لَأَجْرًا إِن كُنَّا نَحْنُ الْغَالِبِينَ ( 41 )
![Şuara Suresi - Ayaa 41](style/default/icons/mp3.png)
Sihirbazlar geldiklerinde Firavun'a "Sayet biz üstün gelirsek, muhakkak bize bir ücret vardir, degil mi?" dediler.
قَالَ نَعَمْ وَإِنَّكُمْ إِذًا لَّمِنَ الْمُقَرَّبِينَ ( 42 )
![Şuara Suresi - Ayaa 42](style/default/icons/mp3.png)
Firavun cevaben: "Evet, o takdirde hiç süphe etmeyin, gözde kimselerden olacaksiniz" dedi.
فَأَلْقَوْا حِبَالَهُمْ وَعِصِيَّهُمْ وَقَالُوا بِعِزَّةِ فِرْعَوْنَ إِنَّا لَنَحْنُ الْغَالِبُونَ ( 44 )
![Şuara Suresi - Ayaa 44](style/default/icons/mp3.png)
Bunun üzerine iplerini ve degneklerini attilar ve "Firavun'un kudreti hakki için süphesiz elbette bizler galip gelecegiz" dediler.
فَأَلْقَىٰ مُوسَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ تَلْقَفُ مَا يَأْفِكُونَ ( 45 )
![Şuara Suresi - Ayaa 45](style/default/icons/mp3.png)
Ardindan Musa asâsini atti; bir de ne görsünler, onlarin uydurduklarini yutuyor!
قَالَ آمَنتُمْ لَهُ قَبْلَ أَنْ آذَنَ لَكُمْ ۖ إِنَّهُ لَكَبِيرُكُمُ الَّذِي عَلَّمَكُمُ السِّحْرَ فَلَسَوْفَ تَعْلَمُونَ ۚ لَأُقَطِّعَنَّ أَيْدِيَكُمْ وَأَرْجُلَكُم مِّنْ خِلَافٍ وَلَأُصَلِّبَنَّكُمْ أَجْمَعِينَ ( 49 )
![Şuara Suresi - Ayaa 49](style/default/icons/mp3.png)
Firavun (kizginlik içinde) dedi ki: "Ben size izin vermeden O'na iman ettiniz ha! Anlasildi ki o size sihri ögreten büyügünüzmüs! Ama simdi bileceksiniz: Andolsun, ellerinizi ve ayaklarinizi çaprazlama ke stirecegim, hepinizi çarmiha gerdirecegim!"
قَالُوا لَا ضَيْرَ ۖ إِنَّا إِلَىٰ رَبِّنَا مُنقَلِبُونَ ( 50 )
![Şuara Suresi - Ayaa 50](style/default/icons/mp3.png)
"Zarari yok dediler nasil olsa biz Rabbimize dönecegiz."
إِنَّا نَطْمَعُ أَن يَغْفِرَ لَنَا رَبُّنَا خَطَايَانَا أَن كُنَّا أَوَّلَ الْمُؤْمِنِينَ ( 51 )
![Şuara Suresi - Ayaa 51](style/default/icons/mp3.png)
"Herhalde biz müminlerin evveli oldugumuzdan dolayi, Rabbimizin bize magfiret buyuracagini ümit ederiz"
وَأَوْحَيْنَا إِلَىٰ مُوسَىٰ أَنْ أَسْرِ بِعِبَادِي إِنَّكُم مُّتَّبَعُونَ ( 52 )
![Şuara Suresi - Ayaa 52](style/default/icons/mp3.png)
Biz, Musa'ya: "Kullarimi geceleyin yola çikar, çünkü takip edileceksiniz" diye vahyettik.
فَأَرْسَلَ فِرْعَوْنُ فِي الْمَدَائِنِ حَاشِرِينَ ( 53 )
![Şuara Suresi - Ayaa 53](style/default/icons/mp3.png)
Firavun da sehirlere (asker) toplayicilar gönderdi:
إِنَّ هَٰؤُلَاءِ لَشِرْذِمَةٌ قَلِيلُونَ ( 54 )
![Şuara Suresi - Ayaa 54](style/default/icons/mp3.png)
"Esasen bunlar, sayilari azar azar, bölük pörçük bir cemaattir."
وَإِنَّا لَجَمِيعٌ حَاذِرُونَ ( 56 )
![Şuara Suresi - Ayaa 56](style/default/icons/mp3.png)
"Biz ise, elbette uyanik (ve tekvücut) bir cemaatiz." (diyor ve dedirtiyordu.)
فَأَخْرَجْنَاهُم مِّن جَنَّاتٍ وَعُيُونٍ ( 57 )
![Şuara Suresi - Ayaa 57](style/default/icons/mp3.png)
Ama (sonunda) biz, onlari (Firavun ve kavmini) bahçelerden, pinarlardan,
فَأَتْبَعُوهُم مُّشْرِقِينَ ( 60 )
![Şuara Suresi - Ayaa 60](style/default/icons/mp3.png)
Derken (Firavun ve adamlari) günes dogmustu ki, onlarin ardina düstüler.
فَلَمَّا تَرَاءَى الْجَمْعَانِ قَالَ أَصْحَابُ مُوسَىٰ إِنَّا لَمُدْرَكُونَ ( 61 )
![Şuara Suresi - Ayaa 61](style/default/icons/mp3.png)
Iki topluluk birbirini görünce, Musa'nin adamlari "Eyvah, yakalandik! dediler.
قَالَ كَلَّا ۖ إِنَّ مَعِيَ رَبِّي سَيَهْدِينِ ( 62 )
![Şuara Suresi - Ayaa 62](style/default/icons/mp3.png)
Musa: "Hayir, aslâ! dedi, Rabbim süphesiz benimledir, bana yolunu gösterecektir."
فَأَوْحَيْنَا إِلَىٰ مُوسَىٰ أَنِ اضْرِب بِّعَصَاكَ الْبَحْرَ ۖ فَانفَلَقَ فَكَانَ كُلُّ فِرْقٍ كَالطَّوْدِ الْعَظِيمِ ( 63 )
![Şuara Suresi - Ayaa 63](style/default/icons/mp3.png)
Bunun üzerine Musa'ya "Vur asân ile denize" diye vahyettik; vurunca bir infilak etti, her bölük koca bir dag gibi oluverdi,
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 67 )
![Şuara Suresi - Ayaa 67](style/default/icons/mp3.png)
Süphesiz bunda bir âyet (ibret) vardir; ama çoklari iman etmis degillerdir.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 68 )
![Şuara Suresi - Ayaa 68](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphesiz, iste o Rabbin, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.
إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ مَا تَعْبُدُونَ ( 70 )
![Şuara Suresi - Ayaa 70](style/default/icons/mp3.png)
Hani o, babasina ve kavmine, "Neye tapiyorsunuz?" demisti.
قَالُوا نَعْبُدُ أَصْنَامًا فَنَظَلُّ لَهَا عَاكِفِينَ ( 71 )
![Şuara Suresi - Ayaa 71](style/default/icons/mp3.png)
"Birtakim putlara tapariz da onlar sayesinde toplaniriz" dediler.
قَالَ هَلْ يَسْمَعُونَكُمْ إِذْ تَدْعُونَ ( 72 )
![Şuara Suresi - Ayaa 72](style/default/icons/mp3.png)
Ibrahim "Peki, dedi, yalvardiginizda onlar sizi isitiyorlar mi?"
قَالُوا بَلْ وَجَدْنَا آبَاءَنَا كَذَٰلِكَ يَفْعَلُونَ ( 74 )
![Şuara Suresi - Ayaa 74](style/default/icons/mp3.png)
"Yok, dediler, ama biz babalarimizi böyle yapar bulduk."
قَالَ أَفَرَأَيْتُم مَّا كُنتُمْ تَعْبُدُونَ ( 75 )
![Şuara Suresi - Ayaa 75](style/default/icons/mp3.png)
(75-76) Ibrahim dedi ki: "Iyi ama, ister sizin, ister önceki atalarinizin olsun, neye taptiginizi (biraz olsun) düsündünüz mü?"
أَنتُمْ وَآبَاؤُكُمُ الْأَقْدَمُونَ ( 76 )
![Şuara Suresi - Ayaa 76](style/default/icons/mp3.png)
(75-76) Ibrahim dedi ki: "Iyi ama, ister sizin, ister önceki atalarinizin olsun, neye taptiginizi (biraz olsun) düsündünüz mü?"
فَإِنَّهُمْ عَدُوٌّ لِّي إِلَّا رَبَّ الْعَالَمِينَ ( 77 )
![Şuara Suresi - Ayaa 77](style/default/icons/mp3.png)
"Hep onlar benim düsmanimdir; ancak âlemlerin Rabbi (benim dostumdur)"
وَالَّذِي أَطْمَعُ أَن يَغْفِرَ لِي خَطِيئَتِي يَوْمَ الدِّينِ ( 82 )
![Şuara Suresi - Ayaa 82](style/default/icons/mp3.png)
"Ve hesap günü, hatami bagislayacagini umdugumdur."
رَبِّ هَبْ لِي حُكْمًا وَأَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ ( 83 )
![Şuara Suresi - Ayaa 83](style/default/icons/mp3.png)
"Ya Rab! Bana hikmet (hüküm) ver ve beni iyiler (zümresin)e kat."
وَاجْعَل لِّي لِسَانَ صِدْقٍ فِي الْآخِرِينَ ( 84 )
![Şuara Suresi - Ayaa 84](style/default/icons/mp3.png)
"Sonra gelecekler içinde beni dogrulukla anilanlardan eyle!"
وَاجْعَلْنِي مِن وَرَثَةِ جَنَّةِ النَّعِيمِ ( 85 )
![Şuara Suresi - Ayaa 85](style/default/icons/mp3.png)
"Ve beni naîm (nimeti bol) cennetin varislerinden eyle!"
وَاغْفِرْ لِأَبِي إِنَّهُ كَانَ مِنَ الضَّالِّينَ ( 86 )
![Şuara Suresi - Ayaa 86](style/default/icons/mp3.png)
"Babami da bagisla, çünkü o yanlis gidenlerdendir. "
إِلَّا مَنْ أَتَى اللَّهَ بِقَلْبٍ سَلِيمٍ ( 89 )
![Şuara Suresi - Ayaa 89](style/default/icons/mp3.png)
"Ancak Allah'a temiz bir kalple gelenler o günde (kurtulusa erer)."
وَقِيلَ لَهُمْ أَيْنَ مَا كُنتُمْ تَعْبُدُونَ ( 92 )
![Şuara Suresi - Ayaa 92](style/default/icons/mp3.png)
(92-93) Onlara, "Allah'i birakip da taptiklariniz, hani nerede? Size yardim edebiliyorlar mi veya kendilerini kurtarabiliyorlar mi?" denilir.
مِن دُونِ اللَّهِ هَلْ يَنصُرُونَكُمْ أَوْ يَنتَصِرُونَ ( 93 )
![Şuara Suresi - Ayaa 93](style/default/icons/mp3.png)
(92-93) Onlara, "Allah'i birakip da taptiklariniz, hani nerede? Size yardim edebiliyorlar mi veya kendilerini kurtarabiliyorlar mi?" denilir.
فَكُبْكِبُوا فِيهَا هُمْ وَالْغَاوُونَ ( 94 )
![Şuara Suresi - Ayaa 94](style/default/icons/mp3.png)
Ve arkasindan hep onlar (putlar ve azginlar) o cehennemin içine firlatilmaktadirlar.
وَجُنُودُ إِبْلِيسَ أَجْمَعُونَ ( 95 )
![Şuara Suresi - Ayaa 95](style/default/icons/mp3.png)
(95-96) Ve bütün o Iblis ordulari onun içinde birbirleriyle çekisirlerken dediler ki:
قَالُوا وَهُمْ فِيهَا يَخْتَصِمُونَ ( 96 )
![Şuara Suresi - Ayaa 96](style/default/icons/mp3.png)
(95-96) Ve bütün o Iblis ordulari onun içinde birbirleriyle çekisirlerken dediler ki:
تَاللَّهِ إِن كُنَّا لَفِي ضَلَالٍ مُّبِينٍ ( 97 )
![Şuara Suresi - Ayaa 97](style/default/icons/mp3.png)
"Vallahi biz, gerçekten apaçik bir sapiklik içindeymisiz."
إِذْ نُسَوِّيكُم بِرَبِّ الْعَالَمِينَ ( 98 )
![Şuara Suresi - Ayaa 98](style/default/icons/mp3.png)
"Çünkü biz sizi, âlemlerin Rabbi ile bir seviyede tutuyorduk."
فَلَوْ أَنَّ لَنَا كَرَّةً فَنَكُونَ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ ( 102 )
![Şuara Suresi - Ayaa 102](style/default/icons/mp3.png)
"Ah keske (dünyaya) bir kere daha dönebilsek de, müminlerden olabilseydik."
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 103 )
![Şuara Suresi - Ayaa 103](style/default/icons/mp3.png)
Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir; oysa çoklari iman etmis degillerdir.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 104 )
![Şuara Suresi - Ayaa 104](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.
إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ نُوحٌ أَلَا تَتَّقُونَ ( 106 )
![Şuara Suresi - Ayaa 106](style/default/icons/mp3.png)
Hani kardesleri Nuh onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"
إِنِّي لَكُمْ رَسُولٌ أَمِينٌ ( 107 )
![Şuara Suresi - Ayaa 107](style/default/icons/mp3.png)
"Haberiniz olsun ki ben, size gönderilmis güvenilir bir Peygamberim.
وَمَا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍ ۖ إِنْ أَجْرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ الْعَالَمِينَ ( 109 )
![Şuara Suresi - Ayaa 109](style/default/icons/mp3.png)
"Buna karsilik ben sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafaatimi verecek olan ancak, âlemlerin Rabbidir."
قَالُوا أَنُؤْمِنُ لَكَ وَاتَّبَعَكَ الْأَرْذَلُونَ ( 111 )
![Şuara Suresi - Ayaa 111](style/default/icons/mp3.png)
"Â, dediler, senin ardina hep düsük kimseler düsmüsken, biz sana hiç inanir miyiz?"
قَالَ وَمَا عِلْمِي بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ ( 112 )
![Şuara Suresi - Ayaa 112](style/default/icons/mp3.png)
Nuh dedi ki: "Onlarin yaptiklari hakkinda bir bilgim yoktur."
إِنْ حِسَابُهُمْ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّي ۖ لَوْ تَشْعُرُونَ ( 113 )
![Şuara Suresi - Ayaa 113](style/default/icons/mp3.png)
"Onlarin hesabi ancak Rabbime aittir. Düsünsenize!"
قَالُوا لَئِن لَّمْ تَنتَهِ يَا نُوحُ لَتَكُونَنَّ مِنَ الْمَرْجُومِينَ ( 116 )
![Şuara Suresi - Ayaa 116](style/default/icons/mp3.png)
Dediler ki: "Ey Nuh! Eger vazgeçmezsen, iyi bil ki, tasa tutulanlardan olacaksin!"
قَالَ رَبِّ إِنَّ قَوْمِي كَذَّبُونِ ( 117 )
![Şuara Suresi - Ayaa 117](style/default/icons/mp3.png)
Nuh: "Rabbim! dedi, kavmim beni yalancilikla itham etti."
فَافْتَحْ بَيْنِي وَبَيْنَهُمْ فَتْحًا وَنَجِّنِي وَمَن مَّعِيَ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ ( 118 )
![Şuara Suresi - Ayaa 118](style/default/icons/mp3.png)
"Artik benimle onlarin arasinda sen hükmünü ver. Beni ve beraberimdeki müminleri kurtar."
فَأَنجَيْنَاهُ وَمَن مَّعَهُ فِي الْفُلْكِ الْمَشْحُونِ ( 119 )
![Şuara Suresi - Ayaa 119](style/default/icons/mp3.png)
Bunun üzerine biz de onu ve beraberindekileri, o dolu gemide tasiyarak kurtardik.
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 121 )
![Şuara Suresi - Ayaa 121](style/default/icons/mp3.png)
Süphesiz bunda mutlak bir âyet (alinacak ders) vardir; ama çoklari iman etmis degillerdir.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 122 )
![Şuara Suresi - Ayaa 122](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.
إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ هُودٌ أَلَا تَتَّقُونَ ( 124 )
![Şuara Suresi - Ayaa 124](style/default/icons/mp3.png)
Hani kardesleri Hûd onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"
إِنِّي لَكُمْ رَسُولٌ أَمِينٌ ( 125 )
![Şuara Suresi - Ayaa 125](style/default/icons/mp3.png)
"Haberiniz olsun ki ben, size gönderilmis, güvenilir bir Peygamberim."
وَمَا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍ ۖ إِنْ أَجْرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ الْعَالَمِينَ ( 127 )
![Şuara Suresi - Ayaa 127](style/default/icons/mp3.png)
"Buna karsilik ben sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan ancak âlemlerin Rabbidir. "
أَتَبْنُونَ بِكُلِّ رِيعٍ آيَةً تَعْبَثُونَ ( 128 )
![Şuara Suresi - Ayaa 128](style/default/icons/mp3.png)
"Siz her tepeye bir alâmet bina edip eglenir durur musunuz?"
وَتَتَّخِذُونَ مَصَانِعَ لَعَلَّكُمْ تَخْلُدُونَ ( 129 )
![Şuara Suresi - Ayaa 129](style/default/icons/mp3.png)
"Temelli kalacaginizi umarak saglam yapilar mi edinirsiniz?"
وَإِذَا بَطَشْتُم بَطَشْتُمْ جَبَّارِينَ ( 130 )
![Şuara Suresi - Ayaa 130](style/default/icons/mp3.png)
"Hem tuttugunuz zaman merhametsiz zorbalar gibi tutuyorsunuz."
وَاتَّقُوا الَّذِي أَمَدَّكُم بِمَا تَعْلَمُونَ ( 132 )
![Şuara Suresi - Ayaa 132](style/default/icons/mp3.png)
"O Allah'tan korkun ki, size o bildiginiz seyleri vermekte,"
إِنِّي أَخَافُ عَلَيْكُمْ عَذَابَ يَوْمٍ عَظِيمٍ ( 135 )
![Şuara Suresi - Ayaa 135](style/default/icons/mp3.png)
"Cidden ben sizin hakkinizda büyük bir günün azabindan korkuyorum."
قَالُوا سَوَاءٌ عَلَيْنَا أَوَعَظْتَ أَمْ لَمْ تَكُن مِّنَ الْوَاعِظِينَ ( 136 )
![Şuara Suresi - Ayaa 136](style/default/icons/mp3.png)
"Dediler ki: "Sen ha vaaz etmissin, ha vaaz edenlerden olmamissin, bizce birdir."
فَكَذَّبُوهُ فَأَهْلَكْنَاهُمْ ۗ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 139 )
![Şuara Suresi - Ayaa 139](style/default/icons/mp3.png)
Böylece onu yalanci saydilar; biz de kendilerini helak ettik. Süphesiz bunda mutlak bir âyet (alinacak bir ders) vardir, ama çoklari iman etmis degillerdir.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 140 )
![Şuara Suresi - Ayaa 140](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.
إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ صَالِحٌ أَلَا تَتَّقُونَ ( 142 )
![Şuara Suresi - Ayaa 142](style/default/icons/mp3.png)
Hani kardesleri Salih onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"
إِنِّي لَكُمْ رَسُولٌ أَمِينٌ ( 143 )
![Şuara Suresi - Ayaa 143](style/default/icons/mp3.png)
"Haberiniz olsun ki ben size gönderilmis güvenilir bir peygamberim."
وَمَا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍ ۖ إِنْ أَجْرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ الْعَالَمِينَ ( 145 )
![Şuara Suresi - Ayaa 145](style/default/icons/mp3.png)
"Buna karsilik ben sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan ancak âlemlerin Rabbidir."
وَتَنْحِتُونَ مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتًا فَارِهِينَ ( 149 )
![Şuara Suresi - Ayaa 149](style/default/icons/mp3.png)
Ki bir de daglardan keyifli keyifli kâsâneler oyuyorsunuz."
وَلَا تُطِيعُوا أَمْرَ الْمُسْرِفِينَ ( 151 )
![Şuara Suresi - Ayaa 151](style/default/icons/mp3.png)
(151-152) "Yeryüzünde bozgunculuk yapip dirlik düzenlik vermeyen bozguncularin emrine uymayin."
الَّذِينَ يُفْسِدُونَ فِي الْأَرْضِ وَلَا يُصْلِحُونَ ( 152 )
![Şuara Suresi - Ayaa 152](style/default/icons/mp3.png)
(151-152) "Yeryüzünde bozgunculuk yapip dirlik düzenlik vermeyen bozguncularin emrine uymayin."
قَالُوا إِنَّمَا أَنتَ مِنَ الْمُسَحَّرِينَ ( 153 )
![Şuara Suresi - Ayaa 153](style/default/icons/mp3.png)
"Sen dediler, olsa olsa iyice büyülenmis birisin!"
مَا أَنتَ إِلَّا بَشَرٌ مِّثْلُنَا فَأْتِ بِآيَةٍ إِن كُنتَ مِنَ الصَّادِقِينَ ( 154 )
![Şuara Suresi - Ayaa 154](style/default/icons/mp3.png)
"Sen de ancak bizim gibi bir besersin. Eger dogru söyleyenlerden isen, haydi bize bir âyet (mucize) getir."
قَالَ هَٰذِهِ نَاقَةٌ لَّهَا شِرْبٌ وَلَكُمْ شِرْبُ يَوْمٍ مَّعْلُومٍ ( 155 )
![Şuara Suresi - Ayaa 155](style/default/icons/mp3.png)
Salih "Iste (mucize) bu disi devedir; su içme hakki (bir gün) onundur, belli bir günün içme hakki da sizin" dedi.
وَلَا تَمَسُّوهَا بِسُوءٍ فَيَأْخُذَكُمْ عَذَابُ يَوْمٍ عَظِيمٍ ( 156 )
![Şuara Suresi - Ayaa 156](style/default/icons/mp3.png)
"Sakin ona bir kötülükle ilismeyin, yoksa sizi büyük bir günün azabi yakalayiverir."
فَأَخَذَهُمُ الْعَذَابُ ۗ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 158 )
![Şuara Suresi - Ayaa 158](style/default/icons/mp3.png)
Çünkü kendilerini azap yakalayiverdi. Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir, ama çoklari iman etmis degillerdir.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 159 )
![Şuara Suresi - Ayaa 159](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphesiz Rabbin, iste O mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.
إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ لُوطٌ أَلَا تَتَّقُونَ ( 161 )
![Şuara Suresi - Ayaa 161](style/default/icons/mp3.png)
Hani kardesleri Lût onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan kormaz misiniz?"
إِنِّي لَكُمْ رَسُولٌ أَمِينٌ ( 162 )
![Şuara Suresi - Ayaa 162](style/default/icons/mp3.png)
"Haberiniz olsun ki, ben size gönderilmis güvenilir bir peygamberim."
وَمَا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍ ۖ إِنْ أَجْرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ الْعَالَمِينَ ( 164 )
![Şuara Suresi - Ayaa 164](style/default/icons/mp3.png)
"Buna karsilik ben sizden bir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan ancak âlemlerin Rabbidir."
وَتَذَرُونَ مَا خَلَقَ لَكُمْ رَبُّكُم مِّنْ أَزْوَاجِكُم ۚ بَلْ أَنتُمْ قَوْمٌ عَادُونَ ( 166 )
![Şuara Suresi - Ayaa 166](style/default/icons/mp3.png)
"Birakiyorsunuz da sizler için yarattigi esleri! Dogrusu siz insanliktan çikmis bir kavimsiniz!"
قَالُوا لَئِن لَّمْ تَنتَهِ يَا لُوطُ لَتَكُونَنَّ مِنَ الْمُخْرَجِينَ ( 167 )
![Şuara Suresi - Ayaa 167](style/default/icons/mp3.png)
Onlar söyle dediler: "Ey Lût! (Bu davadan) vazgeçmezsen, iyi bilki, sürülenlerden olacaksin."
قَالَ إِنِّي لِعَمَلِكُم مِّنَ الْقَالِينَ ( 168 )
![Şuara Suresi - Ayaa 168](style/default/icons/mp3.png)
Lût "Dogrusu ben, dedi, sizin bu isinize bugzedenlerdenim."
رَبِّ نَجِّنِي وَأَهْلِي مِمَّا يَعْمَلُونَ ( 169 )
![Şuara Suresi - Ayaa 169](style/default/icons/mp3.png)
"Yâ Rabbi! Beni ve ailemi onlarin yapageldiklerin(in vebalin)den kurtar."
وَأَمْطَرْنَا عَلَيْهِم مَّطَرًا ۖ فَسَاءَ مَطَرُ الْمُنذَرِينَ ( 173 )
![Şuara Suresi - Ayaa 173](style/default/icons/mp3.png)
Ve üzerlerine öyle bir yagmur yagdirdik ki, (uyarilanlarin) o yagmuru ne kötü bir yagmurdu!
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 174 )
![Şuara Suresi - Ayaa 174](style/default/icons/mp3.png)
Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir. Ama çoklari iman etmis degillerdir.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 175 )
![Şuara Suresi - Ayaa 175](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphesiz Rabbin, iste O mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.
كَذَّبَ أَصْحَابُ الْأَيْكَةِ الْمُرْسَلِينَ ( 176 )
![Şuara Suresi - Ayaa 176](style/default/icons/mp3.png)
Eyke halki da peygamberleri yalancilikla itham etti.
إِذْ قَالَ لَهُمْ شُعَيْبٌ أَلَا تَتَّقُونَ ( 177 )
![Şuara Suresi - Ayaa 177](style/default/icons/mp3.png)
Hani Suayb onlara söyle demisti: "Siz Allah'tan korkmaz misiniz?"
إِنِّي لَكُمْ رَسُولٌ أَمِينٌ ( 178 )
![Şuara Suresi - Ayaa 178](style/default/icons/mp3.png)
"Haberiniz olsun ki ben size gönderilmis güvenilir bir peygamberim."
وَمَا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍ ۖ إِنْ أَجْرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ الْعَالَمِينَ ( 180 )
![Şuara Suresi - Ayaa 180](style/default/icons/mp3.png)
"Buna karsilik ben sizden bir ücret istemiyorum. Benim mükafatimi verecek olan yalniz âlemlerin Rabbidir."
أَوْفُوا الْكَيْلَ وَلَا تَكُونُوا مِنَ الْمُخْسِرِينَ ( 181 )
![Şuara Suresi - Ayaa 181](style/default/icons/mp3.png)
"Ölçegi tam ölçün de hak yiyenlerden olmayin."
وَلَا تَبْخَسُوا النَّاسَ أَشْيَاءَهُمْ وَلَا تَعْثَوْا فِي الْأَرْضِ مُفْسِدِينَ ( 183 )
![Şuara Suresi - Ayaa 183](style/default/icons/mp3.png)
"Halkin esyalarini degerinden düsürmeyin. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karisiklik çikarmayin."
وَاتَّقُوا الَّذِي خَلَقَكُمْ وَالْجِبِلَّةَ الْأَوَّلِينَ ( 184 )
![Şuara Suresi - Ayaa 184](style/default/icons/mp3.png)
"O sizi ve sizden önceki nesilleri yaratan Allah'tan korkun."
قَالُوا إِنَّمَا أَنتَ مِنَ الْمُسَحَّرِينَ ( 185 )
![Şuara Suresi - Ayaa 185](style/default/icons/mp3.png)
Onlar söyle dediler: "Sen, olsa olsa iyice büyülenmis birisin."
وَمَا أَنتَ إِلَّا بَشَرٌ مِّثْلُنَا وَإِن نَّظُنُّكَ لَمِنَ الْكَاذِبِينَ ( 186 )
![Şuara Suresi - Ayaa 186](style/default/icons/mp3.png)
"Sen de bizim gibi bir beserden baska nesin? Bil ki, biz seni ancak yalancilardan biri sayiyoruz."
فَأَسْقِطْ عَلَيْنَا كِسَفًا مِّنَ السَّمَاءِ إِن كُنتَ مِنَ الصَّادِقِينَ ( 187 )
![Şuara Suresi - Ayaa 187](style/default/icons/mp3.png)
"Sayet dogru sözlülerden isen, üstümüze gökten bir parça düsürüver."
قَالَ رَبِّي أَعْلَمُ بِمَا تَعْمَلُونَ ( 188 )
![Şuara Suresi - Ayaa 188](style/default/icons/mp3.png)
Suayb, "Rabbim, yaptiklarinizi en iyi bilendir" dedi.
فَكَذَّبُوهُ فَأَخَذَهُمْ عَذَابُ يَوْمِ الظُّلَّةِ ۚ إِنَّهُ كَانَ عَذَابَ يَوْمٍ عَظِيمٍ ( 189 )
![Şuara Suresi - Ayaa 189](style/default/icons/mp3.png)
Hülasa, onu yalanci saydilar da kendilerini o gölge gününün azabi yakalayiverdi. O cidden büyük bir günün azabi idi!
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ( 190 )
![Şuara Suresi - Ayaa 190](style/default/icons/mp3.png)
Süphesiz bunda bir âyet (alinacak bir ders) vardir. Ama çoklari iman etmis degillerdir.
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ ( 191 )
![Şuara Suresi - Ayaa 191](style/default/icons/mp3.png)
Ve süphesiz Rabbin, iste O, mutlak galip ve engin merhamet sahibidir.
وَإِنَّهُ لَتَنزِيلُ رَبِّ الْعَالَمِينَ ( 192 )
![Şuara Suresi - Ayaa 192](style/default/icons/mp3.png)
Ve muhakkak ki bu (Kur'ân) âlemlerin Rabbinin indirmesidir.
عَلَىٰ قَلْبِكَ لِتَكُونَ مِنَ الْمُنذِرِينَ ( 194 )
![Şuara Suresi - Ayaa 194](style/default/icons/mp3.png)
Uyaricilardan olasin diye senin kalbin üzerine;
أَوَلَمْ يَكُن لَّهُمْ آيَةً أَن يَعْلَمَهُ عُلَمَاءُ بَنِي إِسْرَائِيلَ ( 197 )
![Şuara Suresi - Ayaa 197](style/default/icons/mp3.png)
Israilogullari bilginlerinin onu bilmesi, onlar için bir âyet (delil) degil midir?
وَلَوْ نَزَّلْنَاهُ عَلَىٰ بَعْضِ الْأَعْجَمِينَ ( 198 )
![Şuara Suresi - Ayaa 198](style/default/icons/mp3.png)
(198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydi, yine de ona iman etmezlerdi.
فَقَرَأَهُ عَلَيْهِم مَّا كَانُوا بِهِ مُؤْمِنِينَ ( 199 )
![Şuara Suresi - Ayaa 199](style/default/icons/mp3.png)
(198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydi, yine de ona iman etmezlerdi.
كَذَٰلِكَ سَلَكْنَاهُ فِي قُلُوبِ الْمُجْرِمِينَ ( 200 )
![Şuara Suresi - Ayaa 200](style/default/icons/mp3.png)
(200-201) Böylece onu günahkarlarin kalplerine soktuk. (okuyup anladilar, ama yine de) acikli azabi görünceye kadar ona iman etmezler.
لَا يُؤْمِنُونَ بِهِ حَتَّىٰ يَرَوُا الْعَذَابَ الْأَلِيمَ ( 201 )
![Şuara Suresi - Ayaa 201](style/default/icons/mp3.png)
(200-201) Böylece onu günahkarlarin kalplerine soktuk. (okuyup anladilar, ama yine de) acikli azabi görünceye kadar ona iman etmezler.
فَيَأْتِيَهُم بَغْتَةً وَهُمْ لَا يَشْعُرُونَ ( 202 )
![Şuara Suresi - Ayaa 202](style/default/icons/mp3.png)
Iste bu (azab) onlara, kendileri farkinda olmadan, ansizin geliverecektir.
فَيَقُولُوا هَلْ نَحْنُ مُنظَرُونَ ( 203 )
![Şuara Suresi - Ayaa 203](style/default/icons/mp3.png)
O zaman "Bize (iman etmemiz için) mühlet verilir mi acaba?...diyeceklerdir.
أَفَبِعَذَابِنَا يَسْتَعْجِلُونَ ( 204 )
![Şuara Suresi - Ayaa 204](style/default/icons/mp3.png)
(Oysa dünyada iken) Onlar bizim azabimizi çarçabuk istiyorlardi.
مَا أَغْنَىٰ عَنْهُم مَّا كَانُوا يُمَتَّعُونَ ( 207 )
![Şuara Suresi - Ayaa 207](style/default/icons/mp3.png)
O yasadiklari zevkin kendilerine hiçbir faydasi olmayacaktir.
وَمَا أَهْلَكْنَا مِن قَرْيَةٍ إِلَّا لَهَا مُنذِرُونَ ( 208 )
![Şuara Suresi - Ayaa 208](style/default/icons/mp3.png)
O yasadiklari zevkin kendilerine hiçbir faydasi olmayacaktir.
إِنَّهُمْ عَنِ السَّمْعِ لَمَعْزُولُونَ ( 212 )
![Şuara Suresi - Ayaa 212](style/default/icons/mp3.png)
Süphesiz onlar vahyi isitmekten uzak tutulmuslardir.
فَلَا تَدْعُ مَعَ اللَّهِ إِلَٰهًا آخَرَ فَتَكُونَ مِنَ الْمُعَذَّبِينَ ( 213 )
![Şuara Suresi - Ayaa 213](style/default/icons/mp3.png)
O halde sakin Allah ile beraber baska tanriya kulluk edip yalvarma, yoksa azaba ugratilanlardan olursun.
وَاخْفِضْ جَنَاحَكَ لِمَنِ اتَّبَعَكَ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ ( 215 )
![Şuara Suresi - Ayaa 215](style/default/icons/mp3.png)
Ve sana uyan müminlere kanadini indir.
فَإِنْ عَصَوْكَ فَقُلْ إِنِّي بَرِيءٌ مِّمَّا تَعْمَلُونَ ( 216 )
![Şuara Suresi - Ayaa 216](style/default/icons/mp3.png)
Sayet sana karsi gelirlerse, de ki: "Ben sizin yaptiklarinizdan muhakkak uzagim."
وَتَوَكَّلْ عَلَى الْعَزِيزِ الرَّحِيمِ ( 217 )
![Şuara Suresi - Ayaa 217](style/default/icons/mp3.png)
Sen O, mutlak galip ve engin merhamet sahibine güvenip dayan.
هَلْ أُنَبِّئُكُمْ عَلَىٰ مَن تَنَزَّلُ الشَّيَاطِينُ ( 221 )
![Şuara Suresi - Ayaa 221](style/default/icons/mp3.png)
Seytanlarin kime inecegini size haber vereyim mi?
تَنَزَّلُ عَلَىٰ كُلِّ أَفَّاكٍ أَثِيمٍ ( 222 )
![Şuara Suresi - Ayaa 222](style/default/icons/mp3.png)
Onlar, günaha, iftiraya düskün olan herkesin üzerine inerler.
يُلْقُونَ السَّمْعَ وَأَكْثَرُهُمْ كَاذِبُونَ ( 223 )
![Şuara Suresi - Ayaa 223](style/default/icons/mp3.png)
Onlar, (seytanlara) kulak verirler ve onlarin çogu yalancidir.
أَلَمْ تَرَ أَنَّهُمْ فِي كُلِّ وَادٍ يَهِيمُونَ ( 225 )
![Şuara Suresi - Ayaa 225](style/default/icons/mp3.png)
(225-226) Onlarin her vadide saskin saskin dolastiklarini ve gerçekte yapmadiklari seyleri söylediklerini görmedin mi?
وَأَنَّهُمْ يَقُولُونَ مَا لَا يَفْعَلُونَ ( 226 )
![Şuara Suresi - Ayaa 226](style/default/icons/mp3.png)
(225-226) Onlarin her vadide saskin saskin dolastiklarini ve gerçekte yapmadiklari seyleri söylediklerini görmedin mi?
إِلَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَذَكَرُوا اللَّهَ كَثِيرًا وَانتَصَرُوا مِن بَعْدِ مَا ظُلِمُوا ۗ وَسَيَعْلَمُ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَيَّ مُنقَلَبٍ يَنقَلِبُونَ ( 227 )
![Şuara Suresi - Ayaa 227](style/default/icons/mp3.png)
Ancak iman edip iyi ameller isleyenler, Allah'i çok çok ananlar ve haksizliga ugratildiklarinda kendilerini savunanlar müstesna; haksizlik edenler, hangi dönüse (hangi akibete) döndürüleceklerini yakinda bileceklerdir.
Rastgele Kitaplar
- 40 Oturumda Sevgili Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellemBu kitap; 42 orurumda Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-’in ahlâkı, şemâili, onun yolu, siyeri, güzel hayatı, ümmeti üzerindeki hakları, Ramazan ayındaki sünneti, ibâdeti, doğruluğu, güvenilirliği, emâneti, adâleti, hoşgörüsü, cömertliği, ümmetine olan şefkâti, kadınlara, çocuklara, kölelere, hizmetçilere, hayvanlara ve cansız varlıklara olan merhameti, yaşamı ve kahramanlığı gibi, Rasulullah -sallallahu aleyhi ve selem-'in hayatından birçok konuyu içermektedir.
Yazan : Adil b. Ali eş-Şiddi
Gözden geçiren : Muhammed Şahin
Yayınlayan : Guraba Yayınevi
Source : http://www.islamhouse.com/p/260446
- Vasitıye Akidesi Şerhi-
Yazan : Muhammed Halil el-Herrras
Çeviren : M.Beşir Eryarsoy
Source : http://www.islamhouse.com/p/956
- Şerhus-Sudur fi Halli Muşkiletil-İhtilaf Beynel-Ulema
Yazan : Muhammed Ali eş-Şevkani
Çeviren : Harun Yıldırım
Yayınlayan : Rabva İslâmî Dâvet Bürosu - Riyad/S. Arabistan - Şifa Semti İslami Davet Bürosu
Source : http://www.islamhouse.com/p/958
- Akika ve Hükümleri-
Yazan : Hüseyin Alıcı
Çeviren : Muhammed Şahin
Source : http://www.islamhouse.com/p/936
- İsim ve Sıfatlar Tevhidi-
Yazan : Abdullah b. Abdulhamid el-Eseri
Gözden geçiren : Muhammed Şahin
Yayınlayan : Rabva İslâmî Dâvet Bürosu - Riyad/S. Arabistan
Source : http://www.islamhouse.com/p/847